Urla Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Milletlerarası Urla Zeytin ve Sanat Şenliği’nde “Tarım eserlerinin bölge kalkınmasındaki yeri: Zeytin Yasası” paneli düzenlendi. Panelde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, “Zeytinliklerin madenciliğe açılması sırf bir etraf sıkıntısı değildir; tıpkı vakitte bir kalkınma, iktisat ve besin güvenliği sorunudur. Zeytinlikleri korumak, bir kentin değil; tüm ülkenin geleceğini korumak demektir” dedi.
Urla Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Milletlerarası Urla Zeytin ve Sanat Şenliği programı kapsamında “Tarım eserlerinin bölge kalkınmasındaki yeri: Zeytin Yasası” paneli düzenlendi. Köstem Zeytinyağı Müzesi Kurucusu Doç. Dr. Levent Köstem moderatörlüğünde yapılan panele İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay ile Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Urla Belediye Lideri Selçuk Balkan, Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe katıldı. Panelde zeytinle ilgili yasanın yanında, zeytinin geleceği ve markalaşması konuşuldu. Lider Tugay, üreticilere verdikleri takviyeleri anlattı.
Tugay: Üreticinin geleceğe dair inancını sarsar
Zeytin Yasası hakkında konuşan Lider Tugay, “Kamuoyunda ‘Zeytin Yasası’ olarak bilinen düzenleme teklifine dair kaygılarımızı açıkça paylaşmak isterim. Bu teklif, zeytinliklerin madencilik ve güç faaliyetlerine açılmasına imkân tanıyan kararlar içeriyor. Meğer Türkiye’de yürürlükte olan 3573 sayılı yasa, zeytinliklerin korunmasını açık bir biçimde garanti altına alıyor. 24 Temmuz 2025 tarihinde yürürlüğe giren 7554 sayılı Kanun ile 3213 sayılı Maden Kanunu’nda Süreksiz 45. Husus ile yapılan değişiklik kapsamında, zeytinlik alanlara ait kararlar yine düzenlendi. Maden Kanunu’ndaki bu değişiklik yıllardır zeytinleri koruyan 3573 sayılı kanun ile çelişmektedir. Bu değişiklik, uzun yıllar sonra eser veren bir ziraî yatırımın yok edilmesi, lokal geçimin ve kırsal iktisadın zedelenmesi, ekosistemin geri dönüşsüz biçimde tahrip edilmesi, besin güvenliğinin, ihracat kapasitesinin ve ülke iktisadının riske atılması manasına gelir. Daha da kıymetlisi, üreticinin geleceğe dair inancını sarsar. Tarımda itimat duygusu kaybolduğunda, bölgesel kalkınma da ziyan görür. Taşıma yahut ‘eşdeğer alan’ yaratma üzere teklifler teknik olarak da ekonomik olarak da gerçekçi değildir. Zeytin ağacının randımanı, toprağın hafızasıyla birlikte büyür; diğer yere taşınarak tekrar kurulamaz. Bu nedenle, zeytinliklerin madenciliğe açılması sırf bir etraf problemi değildir; tıpkı vakitte bir kalkınma, iktisat ve besin güvenliği problemidir. Zeytinlikleri korumak, bir kentin değil; tüm ülkenin geleceğini korumak demektir” dedi.
“İzmir’in tarımını her manada destekleme konusunda çok kararlıyız”
Ege Bölgesi’nin tarım açısından inanılmaz bir bölge olduğunu kaydeden Tugay, “İzmir’de 350 bin hektarlık alanda tarım yapılıyor. 190 bin hane çiftçilikle uğraşıyor. İzmir’in birbirinden farklı bir sürü havzası var. Fakat siyasetlerin biraz yerelleşmesi lazım. Bu bakış açısıyla çalışıyoruz. Zeytin çok özel bir yere koyduğumuz eser, bağcılık da öyle” dedi.
Yakın bir vakitte besinin en hayati mevzulardan olacağını belirten Tugay, tarımın hakikat konumlanması gerektiğini söyledi. Tugay, “Zeytini inanılmaz çeşitlilikte üretiyoruz. Ege de zeytinin en fazla üretiminin olduğu bölge. Daha kaliteli eser geliştirilmesi, üretim rekoltesinin artırılması, elde edilen zeytinin gerçek işlenmesi, marka yaratılması, markalanmış eserin pazarlanması bahislerinde becerilerimizin artması lazım” dedi. Tugay ayrıyeten “Yerel tarım kurulları olması gerekiyor. Biz İzmir Tarım ve Besin Kurulu oluşturduk aslında. Ancak bölgelerin problemlerinin tıpkı olmadığını anladık. Daha yerelleştirerek gitmeli, tahminen Urla’nın kendisinin tarım ve besin kurulu olmalı. Biz İzmir’in tarımını her manada destekleme konusunda çok kararlıyız” dedi.
Akın: Tehdit olmaz, zira biz varız
Destekleri için Lider Tugay’a teşekkür eden Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Balıkesir’de 13 milyona yakın zeytin ağacı olduğunu söyledi. “Balıkesir’de zeytinliklerimizin talan edilmesine asla müsaade vermiyoruz. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Zeytin rahmetin sembolüdür. Zeytine nazaran hayatımızı yönlendirmek zorundayız. Bu yasa nedeniyle her şeyi bir kenara bırakacak halimiz yok” dedi. Akın, kentte zeytincilikle ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgiler verdi.
Balkan: Direnmeye devam edeceğiz
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Zeytincilik Yasası 11 sefer meclise sunulmuş. Tam 10 sefer değiştirilmek istendi, kamu faydası da öne sürülerek zeytinlik alanların güç ve maden aramalarına açılması üzerine karar aldılar. Zeytin ve üzüm bu topraklarda bize bırakılan en büyük miras. Biz burada uğraşımıza devam edeceğiz. Bizler kendimizi zeytine nazaran şekillendirmeliyiz. Taşımak, kaybolmasına neden oluyor. Direnmeye devam edeceğiz” dedi. Balkan, kırsal müdafaa planı için de Lider Tugay’a teşekkür etti.
Göztepe: Birlik olup tehdide karşı savaş açmalıyız
Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe ise, “3 bin yıllık bağcılık geçmişimiz var. Bizim de bu yıl 6. defa düzenlediğimiz bir zeytin şenliğimiz bulunuyor. Bu yasa zeytinciliğin idam fermanıdır. Daima birlikte olmalıyız. Günümüzde çok sıkıntı şartlarda belediye başkanlıkları yapıyoruz. Büyükşehir belediye liderlerimiz farklı tehdit altında. Herkes yaptığını 10 kez düşünüyor. Bu türlü vakitlerde tek yapabileceğimiz şey birlik olmak. Bir olmalıyız, bu tehdide karşı savaş açmalıyız” halinde konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
