AKP iktidarı uyguladığı politikalarla çalışanları yoksullukta eşitledi. Sektörlere göre asgari ücretle çalışanların yüzdelik oranı şöyle: Genel sanayide 50.4, giyimde 70, gıdada 67.1, turizmde 73, inşaatta 71.4. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu “Çalışanı yoksullukta eşitleyen politika izliyorlar” derken Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, bu durumun vasıflı eğitim almayı caydıracağını vurguladı.
Merkez Bankası’nın son enflasyon raporunda yer alan asgari ücretle ilgili bir araştırma, her geçen gün daha çok emekçinin bu ücretle çalışır hale geldiğini gösterdi.
2021 yılı Hanehalkı İşgücü Anketi mikro verileri üzerinden hazırlanan çalışmaya göre tarım dışı sektörlerde asgari ücret ve altı (yüzde10) ücretle çalışanların oranı yüzde 43.1 hesaplandı. Bu oranın 2017-2019 ortalaması 2021’de yüzde 42.8 olarak açıklanmıştı. Ayrıca 2022 ve 2023’te bu oranın daha da arttığı tahmin ediliyor.
Yine, 2021 yılı verilerine göre alt sektörler açısından oranlara baktığımızda genel sanayide yüzde 50.4, giyimde yüzde 70.5, gıdada yüzde 67.1, turizmde (konaklama-yiyecek) yüzde 73, inşaatta yüzde 71.4’lük değerler görüyoruz. Finanstaki oran ise yüzde 13.3. DİSK-AR’ın “Asgari Ücret Gerçeği 2023” raporunda 2012’de Avrupa’da Türkiye’den düşük asgari ücrete sahip 12 ülke varken bu sayının 2022’de 2’ye düştüğü yer almıştı.
(Arzu Çerkezoğlu)
‘YOKSULLUKTA EŞİTLEDİLER’
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücretin ortalama ücret haline geldiğini vurgulayarak “Bu AKP iktidarının ucuz emek politikalarının sonucudur. Çalışanı yoksullukta eşitleyen bir politika izliyorlar” dedi.
Çerkezoğlu şöyle devam etti: “Bir ülkede sendikalaşma oranı ne kadar düşük, toplusözleşme kapsamı ne kadar azsa orada asgari ücrete çalışanların sayısı artar. Çünkü sendikanın olduğu yerde asgari ücret olmaz.”
Çerkezoğlu ayrıca 2021’den 2023’e işçilere verilen ücretin toplam üretim maliyetindeki oranının yüzde 13’ten yüzde 10.5’e düştüğünü belirtti.
(Seyfettin Gürsel)
‘DURUM MANTIK DIŞI’
BETAM Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ise şu şekilde konuştu:
“Son iki yılda yüksek enflasyon ortamında asgariye yapılan yüksek zamlar Türkiye işgücü piyasasını mantıklı olmayan bir konuma getirdi. Normalde asgari ücret ortanca (medyan) ücretin yüzde 40-50 altında olur. Çünkü en düşük vasıflı emeğin satın alma gücünü korumak içindir. Türkiye’de bu oran yüzde 55-60’tı. Bugün yüzde 80-90. Çünkü TÜFE’nin üzerinde yapılan asgari ücret artışları, bunun üzerindeki ücretlerde aynı oranda yansıtılmadı. Bu ücretler çoğunlukla reel değer kaybına uğradı. Dahası asgari ücre talim edenlerin sayısı da arttı. Bu orta vadede vasıflı eğitim almayı caydıracak bir durum.”