Keratokonus hastalığının tedavisinde kolajen enjeksiyonu uygulamasının büyük başarı sağladığına dikkati çeken Doç. Dr. Aylin Kılıç, “Keratokonus hastalığının tedavisinde kornea nakli yerine kolajen enjeksiyonunu uygulayabiliyoruz. Erken ve orta derece keratokonus hastalarına kolajen enjeksiyonunu, ileri derece hastalara ise kornea naklini öneriyoruz” dedi.
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Aylin Kılıç, kornea şekil bozukluğu olarak bilinen keratokonus hastalığında günümüzün en etkin ve en popüler tedavi yöntemi olan kolajen enjeksiyonuna dikkati çekti.
Keratokonus hastalığı tedavisinde en çok bilinen yöntemin kornea nakli olduğunu belirten Doç. Dr. Kılıç, “Keratokonus hastaları kornea naklinden önce mutlaka kolajen enjeksiyonuna şans vermeli. Cildimizde nasıl sarkmalar meydana geliyorsa keratokonusta da kornea sarkıyor. Cilde yapılan dolgu ile kolajen enjeksiyonunun da mantığı aynı ilerler. Sarkan bölgeye kolajen enjekte ediyoruz. Bu tedaviyi yaptığımız zaman hastaların görmesi artıyor” diye konuştu.
5 İLA 10 DAKİKADA İŞLEM TAMAMLANIYOR
Doç. Dr. Aylin Kılıç, kolajen enjeksiyon uygulamasının hasta açısından birçok avantajı olduğuna değinerek, şöyle devam etti:
“Operasyona başlarken ilk olarak gözü uyuşturuyoruz. Göz tamamen uyuştuğunda lazerle bir tünel açıyoruz. Bu işlem yaklaşık 12 saniye sürüyor. Açılan tünelin içine kolajeni enjekte ediyoruz. Tüm bu işlemler 5 ila 10 dakika içerisinde tamamlanmış oluyor. Kolajen enjeksiyonu uygulanan hastadaki görme artışı kornea nakline gidecek bir hasta ile karşılaştırılabilecek derecede iyi.
İleri derecede olan keratokonus hastalarına bu işlemi uygulayamıyoruz ama erken ve orta derecedeki keratokonus hastalarında bu yöntemle başarılı sonuç alıyoruz. Kolajen enjeksiyonu olan hastalar gözlükten ve lensten kurtulma ihtimalleri var. Kroslink yani kornea çapraz bağlama tedavisi ile keratokonusun ilerlemesinin durdurarak görmenin arttırılmasını sağlayabiliyoruz.”
100’DEN FAZLA HASTADA BAŞARI SAĞLADIK
Kolajen enjeksiyonu tedavisinin hasta dışında hekim açısından da avantajlı olduğunu belirten Doç. Dr. Kılıç, şu bilgileri verdi:
“Bu yöntemin bizi en rahat ettiren durumu korneayı tekrar değerlendirebilmemizdir. Kolajen enjeksiyonu eğer fazlaysa çıkarabiliyoruz, döndürebiliyoruz ona göre de görme kalitesi değişiyor. Kolajen enjeksiyonu işleminden sonra hastanın görmesini ayarlayabiliyoruz. Benim misyonum gelecekte keratokonus için kornea naklini durdurmak.
Günümüzde bana başvuran keratokonus hastaları sadece 1 metreye kadar görüyoruz diye şikayette bulunuyor. Bunun sonucunda da hastalara kolajen enjeksiyonunu öneriyoruz, istemezlerse kornea naklini gerçekleştiriyoruz. Kornea nakli büyük bir ameliyattır. Biz hastaya kornea naklinden önce kolajen enjeksiyonu uyguladığımızda hastanın görme kapasitesini arttırıp takip ediyoruz. 100’den fazla hastada kolajen enjeksiyonu operasyonunu başarıyla uyguladık. Bu hastaların hiçbirinde görme kaybı olmadığı gibi birçoğunda görme artışı oldu.”
