Türk Alman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) Türk-Alman Jinekoloji Kongresi’nde TAJEV ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, önemli değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Ünlü, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda (TUS) cerrahi branşların tercih edilmediğini, hekimlere yönelik artan şiddetin defansif tıbbı doğurduğunu söyledi. Ünlü ayrıca, “Bir süre sonra yakınlarımızı ameliyat edecek bir kadın doğum uzmanı, cerrah bulamayabiliriz” ifadelerini kullandı.
Türk Alman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) tarafından uluslararası katılımlı Türk-Alman Jinekoloji Kongresi’nin 14’üncüsü 28 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında Antalya’da düzenlendi. Kongreye ulusal ve uluslararası araştırmacılar katılım sağladı.
Kongrenin açılışı konuşmasını yapan TAJEV ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, önemli açıklamalarda bulundu.
“GENÇ HEKİMLER RİSK ALMAKTAN KORKUYOR”
Yakın zamanda yapılan TUS sınavında genç hekimlerin cerrahi alanları tercih etmediğine değinen Prof. Dr. Cihat Ünlü, “TUS sınavı tercihlerinde önemli cerrahi branşlar ve bunlardan bir tanesi olan kadın doğum maalesef en son sıralarda yer aldı. Bu çok önemli bir nokta çünkü genç hekimler artık doktora şiddetten dolayı sorumluluk ve risk almaktan kaçıyorlar” dedi.
“YAKINDA CERRAH BULAMAYACAĞIZ”
Cerrahları ve kadın doğum uzmanlarını artan şiddetin ve yüklü tazminat davalarının korkuttuğunu söyleyen Ünlü, “Bir süre sonra yakınlarımızı ameliyat edecek bir kadın doğum uzmanı, cerrah bulamayabiliriz. Çünkü ülkemizde giderek defansif tıp oluşuyor. Yani zor vakalarda hekim, tedavi etmekten kaçıyor. Bu çok tehlikeli bir gidiştir. Meslektaşlarımızı korumamız gerekir. Burada devletin desteğine ihtiyaç var. Elbette ki biz bir hata yaptıysak bunun bir takım karşılıkları olabilir ama sonuç itibariyle de siz bir kanser ameliyatı yapıyorsunuz ve hastada komplikasyon oluyor. Bu zaten beklenen bir şeydir, bunları da biz hastalarımıza izah ediyoruz. Burada toplumun bilinçlendirilmesi, ceza yasalarının çok aktif bir şekilde uygulanması, hekimin rahat ve serbestçe çalışması gerekiyor” dedi.
DEVLET GENETİK TESTLERİ KARŞILAMIYOR
Genetik hastalıkların anne karnında teşhis edilebileceğini fakat devletin testlerin hepsini karşılamadığına değinen Prof. Dr. Cihat Ünlü şunları söyledi:
“Günümüzde her genetik hastalığı anne karnında yüzde yüz teşhis edemiyoruz. Bunları saptayacak yöntemler çok pahalı. Birincisi bunların hepsini teşhis edecek gen testleri devlet tarafından ödenmiyor.”
ÇİKOLATA KİSTİNE DİKKAT!
Yaygın olarak görülen Endometriozis yani çikolata kisti hakkında konuşan Prof. Dr. Cihat Ünlü, “Çikolata kisti sinsi bir düşmandır. Bu hastalık, doğurganlık ve üreme çağında ortaya çıkan, östrojen hormonu bağımlı ve sadece kadınlarda görülen bir hastalık. En çok yumurtalıkları etkiliyor ama yumurtalık dışında da karın zarında, başka organlarda, hatta beyin ve gözde bile bu hastalığın yayıldığı görülmüştür.”
Genç kadınlarda görülen Endometriozisin teşhisi konusundaki parametrelere değinen Prof. Dr. Ünlü, “Endometriozisin belirtilerinin aile tarafından ya da hasta tarafından ciddiye alınmaması, bu çocukların her periyotta çok ciddi ağrılar çekmesi ve hastalığın teşhisinin konulamaması. Belki kadın doğum hekimleri olarak da hatalıyız, teşhisi geciktirebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
JİNEKOLOĞA HER YAŞTA GİDİLMELİ
Türk toplumunda, genç kızların ya da bekar kadınların jinekoloğa gitmediği veyahut da gönderilmemesi gibi bir alışkanlığın yanlış olduğuna dikkat çeken Ünlü, “Zannediliyor ki jinekoloğa evlendikten sonra gidilir. Halbuki, böyle bir şey yok. Bir genç kızın, hatta bir çocuk hastanın da gelmesi gerekir. Bir takım jinekolojik hastalıkları bu sayede teşhis edebiliyoruz. Dolayısıyla genç kızın, bir kız çocuğunun ya da genç bir kadının, jinekoloğa evlenmesi, bekar olması ya da dul olmasının hiçbir anlamı yok. Bir problemi varsa genç kızlarımızın, kadınlarımızın jinekoloğa gelmeleri, onların kontrol edilmeleri ve gecikmeden tedavi edilmeleri gerekiyor” uyarısında bulundu.
