Şiddetli ağrı, hareket kısıtlılığı, işlerde zorlanma, uykudan uyandırma… Son yıllarda omuz ağrılarından şikayet edenlerin sayısı hızla artıyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Göker Utku Değer “Yakın vakitte ülkemizde erişkinlerde ağrının incelendiği bir çalışmada; bireylerin yüzde 60’ında omuz ağrısı olduğu tespit edilmiştir ve bu hasta kümesinde omuz ağrısının, bel-boyun ağrısından daha fazla görüldüğü bildirilmiştir” diyor.
Cep telefonlarının ağır kullanımından masa başı çalışırken duruş bozukluklarına, spor yaparken zorlayıcı hareketlerden ağır sırt çantası taşımaya dek günlük ömürde yapılan kimi yanlışların da omuz hastalıklarının artmasına neden olduğunu belirten Dr. Değer, artık gençlerde hatta çocuklarda da şikayetlerin yaygın görüldüğünü söylüyor.
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Göker Utku Değer omuzlarda en sık ortaya çıkan hastalıkları ve tedavi sistemleri ile omuzları tehdit eden yanılgıları anlattı, alınması gereken tedbirlere yönelik kıymetli ikazlar ve tekliflerde bulundu.
Kimi vakit ‘geçer’ diye beklendiği, kimi vakit da işlerin yoğunluğundan ötürü doktora başvurulması ötelendiği için omuzlarımızda ortaya çıkan meseleler vakitle çok daha karışık bir hal alarak, kolay bir tedavi yerine ameliyata kadar ilerleyebiliyor. Günlük yaşantının koşuşturmacasında yapılan kimi yanlış hareketlerin omuz sıhhatini önemli ölçüde tehdit ettiğini belirten Acıbadem Taksim Hastanesi Ortopodi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Göker Utku Değer “Omuz ağrısı ile kliniğe başvuran hastalarımızda; gömlek, ceket, sütyen vb. kıyafetleri giymekte, saçını taramakta, yemeğini yemekte, raflara uzanmakta zorlanma en önemli şikayet sebepleri olmaktadır. Hastalarımız tarafından ‘elimi belime götüremiyorum’, ‘bir yere uzanıp bir bardak dahi alamıyorum’, ‘omuzumun üstüne yatamıyorum, yatınca uyuyamıyorum’ yahut ‘uykudan uyandırıyor’ üzere şikayetler de sıkça lisana getiriliyor” diyor.
Omuz ekleminin bedenimizdeki en fazla hareket açıklığına sahip, en komplike eklem olduğunu vurgulayan Dr. Değer sözlerine şöyle devam ediyor: “Omuz etrafında birçok farklı anatomik yapıdaki sorunlar omuz ağrısına neden olabilmektedir. Gerçek tedavi uygulanabilmesi için, öncelikle ayrıntılı omuz muayenesi ve akabinde gerekli görüntülemeler yapılması gerekmektedir. Aksi taktirde yetersiz yahut yanlış tedavilerle kronikleşen durumlar ortaya çıkıp kas istikrarının bozulması ve kas kütle kaybı ile yeni sorunlar eklenebilir ve hastalıkların tedavisi daha zorlaşıp daha uzun sürebilmektedir.”
Bu yanılgılardan kaçının!
Günümüzde omuz hastalıklarının gençlerde de yaygınlaştığını hatta çocuk yaşlara kadar indiğini belirten Dr. Göker Utku Değer kelamlarına şöyle devam ediyor: “Özellikle spor esnasında tekrarlayan omuz hareketleri ile kola ve omuza ağır/ters yük binmesi, omuz ve etrafındaki sorunların esas nedenleri ortasında yer almaktadır. Toplumun spora olan ilgisinin artması ve erken yaşta profesyonel spora daha fazla yönelinmesi omuz ağrısını çocukluk yaşlarına kadar indirmiştir. Fitness salonlarının ve beden geliştirme sporunun yaygınlaşması ile de gençlerde ağır yahut yanlış idmanlara bağlı omuz zorlanmaları ve yaralanmalarına bağlı ağrılar sıklıkla görülmektedir. Ayrıyeten masa başı çalışma esnasında saatlerce bilgisayar karşısında yanlış oturuş, cep telefonlarının ağır kullanımı nedeniyle uzun müddetli duruş bozuklukları, bilhassa seyahatlerde uzun müddet ağır sırt çantaları ile dolaşmak ve valizlerin taşınması esnasında yanlış hareketler de boyun ve sırt bölgesindeki kasları olumsuz etkileyerek postürün değişimine, akabinde da hareket kısıtlılığı ve ağrılara neden olmaktadır.
Omuzlarda en sık karşılaşılan hastalıklar!
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Değer omuz ağrısının bel ve boyun ağrısı ile birlikte toplumda ağrı şikayetinin en sık görüldüğü üç bölgeden biri olduğunu belirterek “Yapılan birçok çalışmada; omuz ağrısının toplumun yüzde 25-30’unda görüldüğü bildirilmiştir. Yakın vakitte ülkemizde erişkinlerde ağrının incelendiği bir çalışmada da; bireylerin yüzde 60’ında omuz ağrısı olduğu tespit edilmiştir ve bu hasta kümesinde bel-boyun ağrısından fazla görüldüğü bildirilmiştir” diyor. Dr. Göker Utku Değer son yıllarda omuzlarda en sık karşılaşılan hastalıkları “Üst kol kaslarından biri olan biseps kasının tendonunun iltihaplanması (Biseps tendiniti), omuz sıkışması sendromu, omuzda ağrı/güç kaybı ve hareket kısıtlılığına yol açan Rotator manşet tendon zorlanmaları ve yırtıkları, donuk omuz, tekrarlayan omuz çıkığı, halk ortasında kulunç olarak bilinen Miyofasiyal Bant, tendonun içinde kalsiyum birikmesi sonucu oluşan ve ağrıya/hareket kısıtlılığına neden olan Kalsifik tendinit ve kireçlenme olarak bilinen omuz eklem artrozu” olarak sıralıyor.
Doğru ve erken teşhis kritik kıymet taşıyor!
Omuz ağrısı tedavisinde gerçek ve erken teşhisin çok büyük değer taşıdığını, tedavinin bu sayede hem daha kolay hem de daha kısa müddette muvaffakiyete ulaşacağını belirten Dr. Değer sözlerine şöyle devam ediyor; “Tedavi erken evrede kolay olarak günlük kullanıma dikkat edilmesi, ağrı kesici ve ödem azaltıcı ilaçlar kullanılması ve soğuk uygulaması ile başlamaktadır. Hastanın şikayetinin mühletinin yahut şiddetinin artması ile hastalıklı dokuyu yenileyici yahut yangıyı bastırıcı birtakım enjeksiyon metotları uygulanılıp fizik tedavi uygulamaları ile tedavi kombine edilebilir. Sıklıkla hastalıkların ileri evrelerinde cerrahi tedavilere geçilmektedir. Lakin kimi hastalıkların başlangıç anında –örneğin; akut travmatik rotator manşet yırtığı- cerrahi tedavilere ihtiyaç duyulmaktadır. Günümüzde omuz bağlı birçok hastalığa kapalı metotlarla cerrahi tedavi uygulamaktayız. Bu sayede ameliyat sonrasında daha az ağrı daha az ameliyat izleri ile süratli güzelleşme sağlanabilmektedir. Teknolojik gelişmeler ile hem cerrahi yollar pratikleşmekte hem de uygulanan gereçlerin çeşitliliği ve dayanıklılığı artmaktadır.” Dr. Değer omuz çevresi, boyun ve sırt kaslarının şuurlu bir formda yapılacak idmanla kuvvetlendirilmesi, yanlışsız duruş alışkanlığının kazanılması ve omuzları riske atan yanlış hareketlerden kaçınılması ile omuz sıhhatini müdafaanın mümkün olacağını vurguluyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
